hikaye
Tamamen elektrikli bir geleceğe uzanan yolculuğumuzun perde arkası
Bu hafta, memleketimiz İsveç'in Göteborg kentinde düzenlenen, elektrikli sürüş inovasyonu alanında dünyanın önde gelen etkinliklerinden biri olan EVS38*'in ortağı olmaktan gurur duyuyoruz.
Ortaklık
EX90



Tamamen elektrikli bir geleceğe uzanan yolculuğumuzun perde arkası
TechFund'ımızı keşfedinEtkinlikteki varlığımızı, tamamen elektrikli ve yazılımla tanımlanan bir geleceğe uzanan yolculuğumuzun perde arkasına bir bakış olarak düşünebilirsiniz.
EVS etkinliğinde hikayemizi standımız, sunumlarımız ve etkinliklerimiz aracılığıyla hayata geçirdik. Şimdi bu hikayeyi sizinle bu yazı aracılığıyla paylaşmaktan heyecan duyuyoruz. Çünkü Volvo Cars’ta gerçekten büyük gelişmeler yaşanıyor.
Yakıtlı motorlarla tanımlanan araçların ötesine geçip, yazılım ve enerjiyle tanımlanan otomobillere yönelmemizi sağlayan teknolojik bir dönüşümün tam ortasındayız.

Lidar görüş deneyimi
Gelecek elektrikli
Elektrifikasyonla başlayalım. Tamamen elektrikli otomobillerimiz daha yumuşak ve sessiz bir sürüş sağlarken, yeni ve verimli bir güç aktarma sisteminden çok daha fazlasını sunuyorlar. Bu araçlar, daha sürdürülebilir bir toplum için atılan önemli bir adımı ve iklim değişikliğiyle mücadelede anlamlı bir eylemi temsil ediyor. Aynı zamanda daha temiz, daha güvenli ve daha verimli bir ulaşım sunarak yaşam kalitesini artırabiliyorlar.
Elektrikli araçlar, yalnızca şebekeden enerji alan değil, aynı zamanda enerji geri gönderebilen çift yönlü şarj teknolojisine de hazır. Bu teknoloji sayesinde, yenilenebilir enerji kaynaklarından elde edilen elektriği bol olduğunda depolayıp ihtiyaç anında geri verebilir, böylece şebeke dengesine katkı sağlayarak emisyonların azaltılmasına yardımcı olabilirsiniz.
Şimdiye kadarki en güçlü araçlarımız
Yazılımın gücü sayesinde, araçlarımızı uzaktan güncellemelerle sürekli geliştirirken aynı zamanda daha güvenli ve daha iyi hale getirebiliyoruz.
Yazılımla tanımlanan Volvo modelleri, gelecekteki tüm Volvo araçların temelini oluşturan modüler mühendislik platformumuz Superset teknoloji altyapısıyla geliştiriliyor. Bunu, birçok farklı şekilde yapılandırılabilen büyük bir yapı taşları kutusu gibi düşünebilirsiniz. Bazı bloklar daha büyük; örneğin araç mimarisi ya da elektronik sistemler gibi. Diğerleri ise daha küçük; belirli yazılım özellikleri, yapay zekâ uygulamaları veya mekanik bileşenler gibi.
Superset teknoloji altyapısı, olağanüstü bir bilgi işlem gücü üzerine kurulu. Yazılımla tanımlanan araçlarımızın beyni niteliğindeki bilgi işlem sistemi, çift NVIDIA DRIVE AGX Orin yapılandırmasıyla donatıldı. Bu yapılandırma, saniyede trilyonlarca işlemi gerçekleştirebiliyor ve böylece son nesil araçlarımızı bilgi işlem kapasitesi açısından şimdiye kadarki en güçlü modellerimiz haline getiriyor.
Bu bilgi işlem gücü, araçtaki çeşitli temel sistem ve süreçleri hızlandırmanın yanı sıra, zamanla daha güçlü ve gelişmiş özellikleri de devreye almamıza olanak tanıyor. İster menzil artırımı, ister daha hızlı şarj, ister benzersiz ses deneyimleri ya da gelişmiş güvenlik özellikleri olsun; bu yeniliklerin ve güncellemelerin aracınıza hızlı ve verimli biçimde ulaşmasını, uzaktan yazılım güncellemeleri sayesinde sağlıyoruz.
Vanessa Butani, Volvo Cars Küresel Sürdürülebilirlik Başkanı
Yazılım, yenilikçiliğin anahtarı olarak donanımın yerini alıyor
Teknoloji altyapımız, küresel ölçekte otomobiller geliştirirken bölgesel ihtiyaçlara da uyum sağlamamıza olanak tanıyor. Bu bize büyük bir avantaj sağlıyor. Özellikleri, arayüzleri ve hatta sürüş deneyimlerini donanım değil, yazılım üzerinden bölgesel tercihlere göre uyarlayabiliyoruz.
Bu esneklik sayesinde tek bir araç platformu; Tokyo’da yerel, Berlin’de çağdaş, Houston’da ise aile dostu bir hissiyat verecek şekilde uyarlanabiliyor. Üstelik bu, üretim sürecinde herhangi bir değişiklik yapmamızı gerektirmiyor.
Yazılım, hem bizim hem de müşterilerimiz için oyunun kurallarını değiştiren bir unsur. Sürekli değişen bu dünyada hızla uyum sağlamamıza imkan tanıyor. Birçok kişi için şaşırtıcı olabilir ama Volvo Cars, bugün İskandinavya’nın en büyük yazılım şirketlerinden biri konumunda.
Şimdiden yollarda
Bu yaklaşım, gelecekteki tamamen elektrikli ve yazılım tabanlı Volvo modellerine dair güçlü bir fikir sunuyor. Öncülüğü üstlenen amiral gemimiz Volvo EX90’ın ardından Volvo ES90 da bu yolda ilerliyor.
Her iki model de Superset teknoloji altyapısıyla geliştirildi ve NVIDIA iş birliğiyle oluşturulan özel bir bilgi işlem mimarisiyle destekleniyor. Gelişmeye açık olarak tasarlanan bu otomobiller, yazılım güncellemeleriyle zaman içinde sürekli iyileşecek. Böylece daha akıllı, daha güvenli ve kişiselleştirilmiş sürüş deneyimleri sunacaklar.
EVS standımızda, geleceğe yönelik birçok yeniliği de ziyaretçilerle buluşturduk:
- Çift yönlü şarj teknolojisinin işleyişini sergileyen mini bir yerleşim alanı
- Yapay zekâ ve sanal dünyaları güvenlik amacıyla nasıl kullandığımızı anlatan bir güvenlik alanı
- Etkinlik alanının hemen dışında kablosuz şarj olan XC40 araçlardan oluşan bir filo
- Dördüncü nesil elektrikli araç mimarisinin gelecekte nasıl şekillenebileceğine dair fikir veren yenilikçi bir akıllı hücre teknolojisi. Bu vizyon, otomobil tasarımına dair alışılmış tüm yaklaşımları yeniden düşünmemizi gerektiriyor.

Yaratıcılığın çizdiği yenilik.
* Elektrikli Araç Sempozyumu ve Sergisi