Sürdürülebilirlik

İklim değişikliği hızla devam ediyor. Bir mobilite sağlayıcısı olarak, iklim değişikliği sorununun bir parçasıyız ve harekete geçme sorumluluğumuz olduğuna inanıyoruz. Tüm tedarik zincirlerimizde emisyon değerlerini düşürerek 2040 yılına kadar iklim nötr bir şirket olmayı hedefliyoruz.

Buzlu bir yolda seyir halinde beyaz bir Volvo XC40'ın arkadan görünümü.

Eylemler ve dönüm noktaları

%40 daha az karbon salınımı

%40 daha az karbon salınımı

2018 ile 2025 yılları arasında otomobil başına toplam CO2 yaşam döngüsü emisyonlarımızı yüzde 40 oranında azaltmayı hedefliyoruz. Bu, yalnızca egzoz emisyonlarını azaltmaktan daha fazlası anlamına geliyor, yani elektrikli otomobiller yeterli değil. Bu nedenle, egzoz emisyonlarını azaltmanın yanı sıra faaliyetlerimiz ve tedarik zincirimizdeki CO2 emisyonlarını da azaltmamız gerekiyor.

Egzoz emisyonları - %50

Araba başına toplam emisyonlarımızın yarısından fazlası egzozdan kaynaklanıyor. Bu nedenle, 2025 yılına kadar egzoz emisyonlarını yüzde 50 azaltmak istiyoruz (başlangıç yılı 2018). Elektrikli araçlar kilit rol oynuyor. Tüm yeni Volvo modellerinde elektrikli versiyon sunuluyor. Her ikisi de tamamen elektrikli ve sıfır egzoz emisyonu olan yeni XC40 Recharge ve C40 Recharge gibi tamamen elektrikli modelleri kullanıma sunuyoruz.

Faaliyet emisyonları -%25

Egzozun dışında, üretim tesisleri, şirket araçları, lojistik, iş seyahatleri, çalışanların işe gidiş gelişleri, atıklar ve araçların kullanım ömrünün sonu gibi diğer emisyon kaynaklarıyla ilgili olarak da harekete geçmemiz gerekiyor. Bu nedenle, üretilen araç başına faaliyet emisyonlarını 2025'e kadar (başlangıç yılı 2018) yüzde 25 azaltmayı hedefliyoruz. Başlangıç olarak hedefimiz, 2025 itibarıyla iklim nötr küresel üretim faaliyetlerine geçiş yapmak.

Tedarik zinciri emisyonları - %25

Emisyonlara karşı bütün gücümüzle mücadele ediyoruz, bu nedenle emisyonları birçok alanda azaltmak için tedarikçilerimize ihtiyacımız var. Çelik ve akü üretimi öncelikli konular. Bileşen üretimi, ham madde madenciliği ve bilgisayarlar ve ofis mobilyaları gibi dolaylı malzemelerin de ele alınması gerekiyor. 2025 yılı itibarıyla en iyi tedarikçilerimizin yüzde 100 yenilenebilir enerji kullanmasını ve malzemeleri daha döngüsel bir yaklaşımla geliştirmesini istiyoruz.

%40 daha az karbon salınımı

2018 ile 2025 yılları arasında otomobil başına toplam CO2 yaşam döngüsü emisyonlarımızı yüzde 40 oranında azaltmayı hedefliyoruz. Bu, yalnızca egzoz emisyonlarını azaltmaktan daha fazlası anlamına geliyor, yani elektrikli otomobiller yeterli değil. Bu nedenle, egzoz emisyonlarını azaltmanın yanı sıra faaliyetlerimiz ve tedarik zincirimizdeki CO2 emisyonlarını da azaltmamız gerekiyor.

Kanepede oturmuş dizüstü bilgisayarla çalışan bir kadının yukarıdan görünümü.

Egzoz emisyonları - %50

Araba başına toplam emisyonlarımızın yarısından fazlası egzozdan kaynaklanıyor. Bu nedenle, 2025 yılına kadar egzoz emisyonlarını yüzde 50 azaltmak istiyoruz (başlangıç yılı 2018). Elektrikli araçlar kilit rol oynuyor. Tüm yeni Volvo modellerinde elektrikli versiyon sunuluyor. Her ikisi de tamamen elektrikli ve sıfır egzoz emisyonu olan yeni XC40 Recharge ve C40 Recharge gibi tamamen elektrikli modelleri kullanıma sunuyoruz.

Buzlu bir yolda seyir halinde beyaz bir Volvo XC40'ın kısmi arkadan görünümü.

Faaliyet emisyonları -%25

Egzozun dışında, üretim tesisleri, şirket araçları, lojistik, iş seyahatleri, çalışanların işe gidiş gelişleri, atıklar ve araçların kullanım ömrünün sonu gibi diğer emisyon kaynaklarıyla ilgili olarak da harekete geçmemiz gerekiyor. Bu nedenle, üretilen araç başına faaliyet emisyonlarını 2025'e kadar (başlangıç yılı 2018) yüzde 25 azaltmayı hedefliyoruz. Başlangıç olarak hedefimiz, 2025 itibarıyla iklim nötr küresel üretim faaliyetlerine geçiş yapmak.

Bir çatıya dizilmiş güneş panelleri.

Tedarik zinciri emisyonları - %25

Emisyonlara karşı bütün gücümüzle mücadele ediyoruz, bu nedenle emisyonları birçok alanda azaltmak için tedarikçilerimize ihtiyacımız var. Çelik ve akü üretimi öncelikli konular. Bileşen üretimi, ham madde madenciliği ve bilgisayarlar ve ofis mobilyaları gibi dolaylı malzemelerin de ele alınması gerekiyor. 2025 yılı itibarıyla en iyi tedarikçilerimizin yüzde 100 yenilenebilir enerji kullanmasını ve malzemeleri daha döngüsel bir yaklaşımla geliştirmesini istiyoruz.

Bir üretim tesisinde deri kumaş tutan bir kadın.

İklim nötr üretim

2025 itibarıyla iklim nötr üretim faaliyetlerine geçmeyi hedefliyoruz. 2008 yılından bu yana tüm Avrupa tesislerimiz hidroelektrik enerjiyle çalışıyor.

2022Slovakya

Slovakya'da 2026 yılından itibaren elektrikli otomobil üretmeye başlayacak yeni bir iklim nötr fabrika açılıyor

2021İsveç

İsveç'teki Torslanda fabrikası ilk iklim nötr araç fabrikamız oldu

2020/21Çin

Çin'deki Chengdu ve Daqing tesisleri %100 iklim nötr elektrik kaynağı kullanmaya başladı

2018İsveç

İsveç'teki Skövde fabrikası iklim nötr hale geldi

2018Belçika ve ABD

Belçika'daki Ghent fabrikasına ve ABD'deki Charleston fabrikasına güneş enerjisi kuruldu

2008Avrupa

Avrupa'daki tüm tesislerimiz %100 yenilenebilir elektriğe geçiş yaptı

Dizüstü bilgisayarla çalışan bir kadının yandan görünümü.

Emisyon raporlamada küresel standart

Doğrudan veya dolaylı olarak sorumlu olduğumuz tüm emisyonların doğru sayımını temel alan gerçek sonuçlar taahhüt ediyoruz. Bu nedenle, uluslararası bir sera gazı hesaplama standardı olan Sera Gazı Protokolü'ne (GHG) bağlıyız.

CO2 yol haritası

Doğrudan veya dolaylı olarak sorumlu olduğumuz tüm emisyonları incelediğimizde gerçek bir değişim yaratmak için girişimlerin kapsamlı bir şekilde birleştirilmesi gerektiğini görüyoruz. CO2 yol haritamız şu şekilde.

Elektrikli otomobillerin avantajları ve zorlukları

Elektrikli otomobiller 2040 itibarıyla iklim nötr olma vizyonumuzda önemli bir rol oynuyor ancak yeni zorlukları da beraberinde getiriyor.

Şarj için kullanılan elektrik, fosil yakıtlardan üretildiği sürece elektrikli otomobillerin sağladığı kazanımlar azalıyor. Yenilenebilir elektrikle şarj ise otomobil emisyonunu, kullanım ömrü boyunca önemli ölçüde azaltabiliyor.

Şarj, elektrikli otomobillerin kullanımını da etkliyor. Daha fazla insanın elektrikli otomobillere geçişinin sağlanabilmesi için daha fazla şarj altapısına ihtiyaç var.

İki kişinin karşılıklı oturduğu bir kafenin önüne park etmiş, şarj edilen bir XC40'ın kısmi arkadan görünümü.

Günümüzde insanlar daha uzun menzil ile kendilerini daha güvende hissediyorlar. Uzun menzil için otomobilin toplam yaşam döngüsü emisyonlarını ve fiyatını etkileyen daha büyük aküler gerekiyor.

Bunun karmaşık bir döngü olduğunu biliyoruz, bu sebeple müşterilerimizin yenilenebilir elektrik sayesinde şarja erişimlerini kolaylaştırmanın yeni yollarını bulduğumuzda otomobillerin tam potansiyellerine ulaşacağına inanıyoruz.

XC40 ve C40 Recharge'ın yaşam döngüsü analizi

Akülü elektrikli otomobillerimizin (BEV) karbon etkisini şeffaflıkla ele alıyor, bu konuyu kurumsal ve sosyal bir sorumluluk olarak görüyoruz. Bu sebeple XC40 ve C40 Recharge'ın karbon ayak izi için kapsamlı bir yaşam döngüsü analizi (LCA) gerçekleştirdik.

Park edilmiş bir arabanın arkasında oturan bir çocuk

Gelecek

Gelecekte Volvo'lar tamamen elektrikli olarak sunulacağından, tüm yeni otomobillerde CO2 ayak izimiz konusunda şeffaf olmaya devam edeceğimize söz veriyoruz.

İklim hedefleri

LCA'lar, kendi faaliyetlerimizde ve tedarik zincirimizde yoğun karbon içeren malzemeleri ve süreçleri tam olarak belirlememizi sağlayarak iklim hedeflerimize ve gerçek sıfır emisyonlu mobiliteye ulaşmamıza yardımcı oluyor.

Görüşümüz

2040 yılına kadar iklim nötr bir şirket olma hedefimizin birçok zorluğu beraberinde getireceğini biliyoruz ve bu dönüşüm boyunca şeffaf olmak istiyoruz. Sorumlu bir şekilde hareket etmek ve burada Volvo Cars'ta neler olup bittiğiyle ilgilenen herkesin ilerlememizi keşfetmesini ve duruşumuzu bilmesini istiyoruz.

Sorumluluklarımıza nasıl yaklaştığımız hakkında daha fazla bilgi edinmek için aşağıdaki kaynaklara erişebilirsiniz.